Çocukların kahramanı babalar
Sevgili,çok saygıdeğer babalar,çocuklarımızın hayatlarındaki öneminiz asla tartışılmaz.”Baba gibi adam,sen babasın ya,baba gibi dağlar…”bu ve buna benzer deyimlerle yüce liği,gücü,iktidarı ve de şefkati anlatmak için göğsümüzü kabartarak söyleriz adınızı.Her çocuk babasıyla gurur duyar,kendini güvende hisseder.
Hep annelerden duymuşuzdur” bütün gün kahrını ben çekiyorum,yediriyorum,içiriyorum,temizliyorum ama babasına daha düşkün,babası gelince beni tamamen unutuyor..”şeklinde serzenişler çok olur.Hepimiz çocuk olduk büyüyüp olgunlaştık ama biz anneler hala çocukça düşünebiliyoruz.Acaba sizleri kıskanıyor muyuz?
Doğal olarak anne hamileyken bebeğe fizyolojik ve biyolojik olarak bağlıdır. Bebek doğduktan bir süre daha bu bağ bakım için anneyle devam etmek zorundadır. Siz babalar her duruma uzaktan şahit olmaktasınız. İstisnalar hariç. Yani annenin hastalığı ve çocuğa bakamaması durumlarında baba her türlü bakımını seve seve yapar.
Başlangıçta anne çocuğunu başka birine teslim etmek istemez, titizlik gösterir, çocuğa zarar geleceğinden korkar. Bu durum ilerledikçe babada çocuğunu hep uzaktan seyreder, dokunamadan sever. Bu tutum yanlıştır,şu tutum doğrudur demeyeceğim,çünkü durum neyi gerektiriyorsa anne de baba da öyle davranırlar diye düşünüyorum.
Babanın çocuğun zekâ gelişimini etkilediği biliniyor,
En başta zekâ nın kalıtsal olduğundan yola çıkarak, çizmek istediğim iyi bir baba figürü; çocuğun çevre ile ilişkisinde onu destekleyen, bağımsız davranmasında ve düşünmesinde önayak olan tutum sergilediğinde çocuğun zekâ gelişimini desteklemiş olur. Babanın çocukla oturup vakit geçirmesi, onunla konuşması, olaylar hakkında ne düşündüğünü sorup düşüncelerine değer verdiğini göstermesi, ona dokunması, çocuğa güvendiğini hissettirmesi zekâ gelişiminde olumlu derecede önemlidir.
Baba çocuğum kişiliğini etkiler,
Baba ile sağlıklı ilişki içinde olan, paylaşmaktan korkmayan, babasından ilgi, sevgi, şefkat gören, babası tarafından önemsendiğini bilen çocuklar, kendiyle ve çevresiyle barışık olurlar. Okul başarıları yüksektir, çevrede ve arkadaşları arasında uyumlu tavırlar sergilerler.
Baba çocuğa disiplin ve düzeni ifade eder,
Disiplinden kasıt bağırmak, çağırmak, hırpalamak, korkutup sindirmek değil sağlıklı olanı babanın çok katı olmayan, esneklik payı olan kuralları olmalı. Bunun için tutarlı davranışlar sergilemeli. Örneğin, ne çocuğa karşı nede çevresine yalan konuşmamalı, sözünde durmalı, dürüst olmalı… Şunu asla unutmayalım ”Çocuktur anlamaz” değil söylemeyi düşünmeyelim bile. Çünkü onların tek ve en önemli modelleri bizleriz. Çocuk hayata dair her şeyi bizi örnek alarak öğrenecek. Baba davranışlarında tutarlı olursa yarın onu örnek alan çocukta da dürüst ve hoşgörülü bir disiplin anlayışı gelişecektir.
Babalar çocuklarını sevmekten çekinmemeli” aman şımarır şimdi” dememeli, her fırsatta sevgimizi göstermeliyiz ki hayat onları zamanı gelince zaten üzecek. Bebek ve çocuk bakımında eşlerine yardımcı olmalılar ki daha sonraki sürecek olan sağlıklı ilişkinin önemli bir parçası olsun. Çocuğun sorumluluğunu anneyle paylaşmalı. Babalık çaba gösterilerek öğrenilir. Baba bebeğiyle ilgilenir, konuşup, öpüp, koklar, bakımına yardımcı olur, birlikte zaman geçirirse, bebekle aralarındaki ilişki güçlenir. Bebeğin ihtiyaçlarını daha iyi anlayabilir. Babanın bebeğin bakımına katılması, babalık rolünü daha kolay benimsemesine yardımcı olur.
Babanın bebeğin bakımına katılması, bezini değiştirmesi, banyosunu yaptırmayı öğrenmesi, beslemesi, kucağına alması, ağladığında sakinleştirmesi yani yaşamının bir parçası olması baba-bebek arasındaki ilişkiyi güçlendirir ve annenin iş yükünü hafifleterek dinlenmesine imkân sağlar. Annenin ev işleri dışında kendine zaman ayırması, anneye güçlü bir duygusal destek ve enerji kazandırır ve bu hem aile içi ilişkilere hem de çocuğun sağlığına olumlu katkıda bulunur.
Çocuğunuza kendinizi daha iyi tanıtmanız, sizinle gurur duyması, arkadaşlarına sizi anlatıp sahip olduğu ile gurur duymasını sağlayabilirsiniz,
Ortak etkinlik alanları bulabilirsiniz. Mesela top oynamak, sevdiği bir şeyi beraber yapmak… Çocuklarımızla olmaktan kaçmamalı, aksine beraber olamadığımız anlarımıza üzülmeliyiz.
Araştırmalara göre; babasız çocuklar daha çok hasta oluyorlar. Babanın bebek üzerindeki etkisi sanıldığından da erken başlıyor. Çocuk yaklaşık 6 aylıkken kendini hissettiriyor.
Babalarımız hepimiz için çok şey ifade ediyor.”Baba gibi adam, babamsın, baba gibi dağlar…” yüceliği, gücü, iktidarı anlatmak için günlük hayatta çoğumuz kullanırız bu tür deyimleri. Babamızın varlığı bize gurur verir, kendimizi daha güçlü hissederiz. Düşünün hala sizde böyle hissediyorsanız, çocuğunuzun gözünde ne kadar ulaşılmazsınız.
Babalık çaba gösterilerek öğrenilir. Baba bebeğiyle ilgilenir, konuşup, öpüp, koklar, bakımına yardımcı olur, birlikte zaman geçirirse, bebekle aralarındaki ilişki güçlenir. Bebeğin ihtiyaçlarını daha iyi anlayabilir. Babanın bebeğin bakımına katılması, babalık rolünü daha kolay benimsemesine yardımcı olur.
Babanın bebeğin bakımına katılması, bezini değiştirmesi, banyosunu yaptırmayı öğrenmesi, beslemesi, kucağına alması, ağladığında sakinleştirmesi yani yaşamının bir parçası olması baba-bebek arasındaki ilişkiyi güçlendirir ve annenin iş yükünü hafifleterek dinlenmesine imkân sağlar. Annenin ev işleri dışında kendine zaman ayırması, anneye güçlü bir duygusal destek ve enerji kazandırır ve bu hem aile içi ilişkilere hem de çocuğun sağlığına olumlu katkıda bulunur.
Bir evlat için dünyadaki en güçlü el baba elidir, derler. Babaların çocuklarının ellerini hiç bırakmamaları duasıyla sizi Allaha Emanet Ediyorum. Saygılımla.