CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı ve Ak Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan hakkında, grup toplantısında kendisine yönelik kullandığı ”Yalancı, omurgasız, sefil, terör sevici” ifadeleri nedeniyle 5 kuruşluk tazminat davası açtı.
Ak Parti Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın, dün partisinin grup konuşmasında Gezi eylemlerine katılanlara “Sürtük” dediği konuşması tazeliğini korurken, aynı konuşmada CHP lideri Kılıçdaroğlu’nu hedef alarak sarf ettiği sözler davalık oldu.
Kılıçdaroğlu’nun avukatı Celal Çelik, sosyal medya hesabından ‘5 paralık dava açtıklarını’ duyurarak, şunları söyledi: “Hakaret etmeyi alışkanlık haline getiren, seviyesizce ve haddini aşarak; ‘Yalancı, omurgasız, sefil, terör sevici…’ hakaret sözlerini yöneltme cüretini gösteren Erdoğan hakkında bugün yine 5 paralık dava açtık! CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatı ve muhataba biçtiği değer gereğince!”
‘Erdoğan yine ettiği yemini çiğnemiştir’
Ankara Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunulan dava dilekçesinde, şöyle dendi: “Üzerine aldığı görevi tarafsızlıkla yerine getireceğine dair büyük Türk milleti ve tarih huzurunda, namusu ve şerefi üzerine yemin eden, ne var ki yeminine hiçbir biçimde bağlı kalmayan ve Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na hakaret etmeyi alışkanlık haline getiren Recep Tayyip Erdoğan, yine ettiği yemini çiğnemiş ve vekil edenin (Kemal Kılıçdaroğlu’nun) kişilik değerlerine saldırıda bulunmuştur. Üstelik bunu yaparken de Sayın genel başkanı hedef haline de getirmeyi amaçlamıştır.”
Erdoğan’ın “Ülke ve millet düşmanı teröristleri savunmaktan, hatta bunun için Ankara’dan İstanbul’a yürümekten başka bir çabası var mı”, “Bunlar ancak terör sevicilerle beraber çünkü kendileri de terör sevici” sözleriyle ilgili şunlar kaydedildi:
“Teröre karşı yaklaşımı ve dolaylı ya da dolaysız vermiş olduğu katkılar karşısında, (kanımızca yaşamış olduğu eziklik duygusuyla) davalı Erdoğan, terör örgütlerine karşı mesafesi ve tutumu bilinen genel başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik çamur atma ve iftirada bulunma iradesi ile genel başkanı ‘teröristlerle iş birliği içerisinde’ gösterme çabası içerisine girmiştir. Dahası ‘Adalet Yürüyüşü’nün dahi bu gerekçeye dayandığı iftirasını atmıştır.”