Sorumluluk sahibi çocuklarımız



Okuldan eve gelirken daha yolda annesine, “annecim matematikten ödevim var, Türkçeden okuma yapmam lazım, İngilizce den kelime ezberlicem…” diyen çocuklarımız var. Eve gelir gelmez derse başlar, zamanının büyük çoğunluğunu dersle geçirir. Sonra da en fazla yaptığı şey t.v seyretmek ya da biraz oyuncaklarıyla oynamak olur.

Genelde bu tür çocukların arkadaşları olmaz. Sınıfında onu ilgilendiren tek şey öğretmeni dinlemek, ders yapmaktır. Hiç bir arkadaşı yoktur. Oyun oynamak için bahçeye çıkmaz, komşu çocukları onunla oynamaya evlerine gelmez, o da gitmez.

Derli topludurlar, anne babayı çok kızdırmazlar. Genelde sessizdirler. Konular hakkında pek fikir sahibi değillerdir. Dinleyici kalırlar ve üretmekten ziyade hazırla yetinirler.

Anne baba böylesi çocuklardan hiç şikâyet etmez. Çocukları onları hiç üzmez çünkü.”Dersini yap, etrafı dağıtma, başımı şişirdin sorularınla, az konuş… Demek zorunda kalmazlar.

Ergen olmaya başladıkça daha çok içe kapanırlar. İlerde, hiç arkadaşı olmadığı için veya sürekli “iyi çocuk” olma alışkanlıklarından dolayı ergen bunalımı yaşayabilirler.

Aile kendisi için değil çocuğunun sağlıklı gelişimi için bu tür davranışların derecesini iyi bilmeli ve bazı önlemler almalı, mesela; Bazı titiz davranışları esnetmeli, bazen odasını dağınık bırakmasını, derslerini hemen değil, akşama veya mümkünse ertesi güne bırakabileceğini söylemeli, gerekirse diretmeli.

Çocuk yaşının üstünde sorumluluk, alırsa ileriki dönemlerde zorlanır. Çevrenin bütün yükünü taşımak zorunda hisseder. Mükemmeliyetçi olur, sürekli eleştirel gözle bakar, kimseyi beğenmez. V.b.

Sadece yaşının gereği kadar sorumluluk taşısın yeter. Aslında çocuklarımızın yaşına göre gelişim dönemlerini bilirsek nerde sıkıntı var veya her şeyin normal gittiğini daha iyi anlarız. Mesela 2 yaş, zordur.

Bu yaşta inatçılık, dediğini yaptırma, hırçınlık, sürekli ağlama vardır.3.3,5 yaşta dikkat çekme vardır. Hatta tuvalet problemleri çözülmüş olmasına rağmen sırf dikkat çekmek için altını ıslatabilir.5 yaşta öfke ve huysuzluk vardır.

Aile çocuklarının yaşadığı dönem sıkıntılarını iyi araştırmalı. Aksi takdirde çocuğu için boşa kaygılanır, çocuğu ve kendini boşuna yıpratabilir.

Saygılar, Hürmetler
AYŞE ARSLAN BAY