Ferit ASLAN- Ahmet ÜN/ DİYARBAKIR,(DHA) - HDP Şırnak Milletvekili Leyla Birlik, içerisinde eşi, kız kardeşi, çocuğu ve bir arkadaşının bulunduğu araçla Şırnak'tan gelirken Diyarbakır girişinde, kendilerine yüzleri maskeli Özel Harekat polisleri tarafından suikast girişiminde bulunulduğunu iddia etti. Birlik, "Bize doğrultulan namluları eşim fark edip ani frene basmasaydı, aracımızı tarayacaklardı" dedi. HDP Şırnak Milletvekili Leyla Birlik, Diyarbakır Milletvekilleri Ziya Pir ve Sibel Yiğitalp, HDP Diyarbakır il binasında basın toplantısı düzenledi. Milletvekili Leyla Birlik, bugün Şırnak'tan Diyarbakır'a gelirken saat 12.30 sıralarında kendisi, eşi, kız kardeşi, çocuğu ve bir arkadaşlarının bulunduğu aracın Diyarbakır girişinde üzerlerine doğrultulan namluları son anda fark ederek durduklarını belirterek, şunları söyledi: "Yüzleri maskeli özel timler 'eller yukarı' diyerek 5 dakika kadar panik yarattılar. Onları sakinleştirmeye, milletvekili olduğumu söylemeye çalıştım. 'Vekil olmanız bize ilgilendirmez' dediler. 20'ye yakın yüzü maskeli özel tim vardı. Biz fark etmeyip durmasıydık bizi tarayacaklardı ve bunun suikast girişimi olduğunu düşünüyorum. Biri oradan bağırarak, 'Aracınız Kandil'den beri takip altındadır' dedi. Arabam TBMM'ye kayıtlı bir araçtır. Resmi kayıtlara bakılsaydı bana ait olduğu ortaya çıkacaktı. Bunu bilmemeleri mümkün değil. Onların bize ateş açmamasını biz engelledik. Çantada bulunan kimliğimi bile uzun süre çıkartmama izin vermediler. Yaşanan görüntüler ve ortam sayın Tahir Elçi'nin vurulduğu anki görüntülerle uyuşuyordu. Bu bir suikast girişimiydi. Bugün Kürdistan'da hiç kimsenin can güvenliği yoktur. Bir milletvekiline bunu yapanlar halka neler yapacağını tahmin etmek zor değil. Başka özel timci hakkımızda ihbar olduğunu söyledi. Aracımda TBMM araç kartı bulunmasına rağmen bunlar yapıldı. Daha sonra Ankara ve Diyarbakır Valiliği ile yapılan görüşmelerden sonra oradan ayrıldık. Bunlar yaşanırken Diyarbakır'dan Mardin yönüne doğru trafik kesilmişti." "KARADENİZLİ VE TÜRKÜM, BAKAN GELSEYDİ BİZ ONU KORURDUK" HDP Diyarbakır Milletvekili Ziya Pir, kendileri, STK temsilcileri, parti yetkililerinin bu bölgede ya tesadüfen yaşadıklarını ya da öldüklerinde tesadüfen öldüklerini ileri sürdü. Ziya Pir, şunları söyledi: "Diyarbakır Baro başkanı Tahir Elçi polis tarafından katledildi. Ama, şimdi ya kaza ya da faili meçhul yapmanın çabası içerisine girmişler. Karadenizli ve bir Türküm 7 aydır bu bölgede yaşamadığımız kalmadı. Arkadaşlarımızın kafasına silah dayandı, siviller katledildi. Polisin arasında 'İntikam timi', 'Esedullah timi', 'Gladyatör timi' şeklinde timler var. Bunların bölgeden çekilmesi gerekir. Polis çekilsin demiyoruz, devletin bir parçasıdır ama bu tür uygulamaları yapan bu timlerin bölgeden çekilmesi gerekir. Bugün Adalet Bakanı, Diyarbakır'a geldi, vekil olmamıza rağmen haberimiz yok. Bizi davet edebilirlerdi. Bulunduğumuz taziye yerine gelebilirdi. Bakanlar gelsin etraflarında 30 vekil etten duvar örelim, nereye gitmek istiyorsa götürelim. Onlara bir şey olacağına bize olsun. Ama yaptıkları konuşmalarında samimi olmadıklarını görüyoruz." HDP Diyarbakır Milletvekili Sibel Yiğitalp da, bundan sonra milletvekillerine, parti meclisi üyelerine, belediye başkanlarına yönelik gerçekleşecek bir saldırının sorumlusu olarak Ak Parti hükümetini göreceklerini belirterek, "Biz onurlu barış mücadelesi veriyoruz. Diyarbakır'da yaşamını yitiren 2 polisin acısını da yüreğimizde hissediyoruz. Ölümler arasında ayrım yapmıyoruz, bunun böyle bilinmesi gerekir" dedi. Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, kent girişindeki polis uygulamasının rutin olduğunu ve herkes için uygulandığını söyledi.