Anne babalar, kendi istek ve beklentilerine uygun çocuklar yetiştirmek ister ve onları sürekli değiştirmeye çalışırlar. Pek çok çocuk ise buna direnir ve ailesi ile bir güç savaşına girmeye başlar. Yasaklar ergende öfkeyi, inatlaşmayı, doğurur. Anne baba ise saygı görmek ister ve “bunca yıl yemedim yedirdim, giymedim giydirdim, saçımı süpürge ettim” gibi, fedakârlıklarının karşılığının bumu olduğunu sorarlar. Çocuk bu dönemde bunları düşünmez. Onun kendine özgü sıkıntıları vardır. Mesela kendini keşfetmeye çalışır, karakter oluşturmaya, beğenilmeye, guruba girmeye çalışır. Anne babanın haklarını düşünemez, daha hiçbir şey onun için yerine oturmamıştır, çok işi vardır.

Aslında zor bir dönem yaşar. Anne baba sabırlı ve hoşgörülü olmalılar ki çocuk için ve aile için mutsuz günler yaşanmasın. Anne baba rollerinin kolay olmadığını bilir aslında. Ama çoğu zaman bu rollerinin dışına çıkarlar ve öğretmen, arkadaş, sırdaş gibi rollere de bürünmek isterler. Bazen başarısız olurlar, kendilerini yetersiz bulur, pes ederler. Bu duygu kendilerini kötü hissetmelerine ya da çocuklarında bir sorun olduğunu düşünmelerine sebep olur.

Hâlbuki bunların ikisi de doğru değildir. Çocuk için “babası” “arkadaş” olamaz, sadece ”arkadaş gibi” olabilir. Çünkü arkadaşıyla çok farklı paylaşımları vardır, babasıyla farklı paylaşımları olacaktır. Anne baba bu tür paylaşımları sorun etmemeli. Mesela;”neden çocuğum bana her şeyini anlatmıyor, hâlbuki ben ona arkadaşça yaklaşıyorum” diye kaygılanmayalım. Biz yetişkinlerde her şeyi anne babamızla paylaşmıyoruz. Özellerimiz var. Niçin; belki üzülmesinler, kaygılanmasınlar diye düşünüyoruz.

Ergenlik çağında olan çocuklar, güç beğenen, tedirgin, çabuk tepki gösteren, çabuk sıkılan, duygularında iniş çıkışlar yaşayan yapıdadırlar. Derslere ilgi azalabilir, kendisine tanınan hakları yeterli görmemeye başlar. Anne babayı sorgular, çok şeyi eleştirir, evdeki kurallar ona batar, dağınık olurlar. Ergenlik dönemi bir kriz dönemi olarak bilinir. Bazı araştırmalar bunu doğrulamasa da bu döneme özgü sorunların yaşandığını görmekteyiz.

Ergen artık kendi doğrularını oluşturmaya başlar, İlgileri değişir ve hiçbir zaman sabit kalmaz bu kimlik arayışının bir parçasıdır. Anne babaların bazen onları, ne istediğini bilmemekle, suçlarlar. Onlar için gizlilik önemlidir, odasına kapanır ve oraya girilmesini istemez, oda onun kimliğinin bir parçasıdır ve çoğu zaman anneler ve nadiren babalar buraya tacizde bulunarak önemli bir hata yaparlar. Ergen öfkelendiği zaman ya pasif olarak ya da aktif olarak tepki verecektir. Ders çalışmayarak öcünü alır ve öfkesini pasif olarak gösterir ya da fevri bir davranışla herkesi kırıp kendisine bile zarar verebilir.

Anne babasının hatalarını yüzlerine vurmaya son derece meraklı olabilir. Çoğunlukla, kendi gücünü sınamak adına karşı çıkmak için karşı çıkar. Büyümek için sabırsızlanmalarına rağmen çocuksu davranışlardan da doğal olarak kurtulamazlar ve ana babalar bu noktada onları eleştirmekten geri durmazlar, iletişim tekrar bozulur. Genç, anne babasının etkisinden kurtulmak isteğindedir ve bunu yaparken onlarla çatışmak gerektiğini hisseder.
Bir arkadaş gurubuna ait olma ihtiyacı da bu dönemde belirginleşmeye başlar. Bu onun kendi kimliğini bulma yolunda attığı önemli bir adımdır. Genellikle aileden gelen baskılar onu bunalıma iter. Arkadaş gurubu, ailesi ile mücadele sembolü haline gelebilir.

Kuşaklar arası çatışmanın en baş nedeninin, engellenmenin doğurduğu öfke, kendini kabul ettirebilme, kararlarını kendinin vermek istemesi olduğunu söyleyebiliriz ve çözümü, bu kontrolsüz duygunun boşaltılmasıdır ve anne babaların çocuklarını bir birey olarak görmeleri, çocuğuna güvenmeleridir. Adaletsiz muameleden kaçınmalı, taraf olup birinin diğerini ezmesi ”benim dediğim olacak” şeklinde yaklaşım yanlıştır.

Çocuklarımızla olan İletişim hatalarımızın en başında, iyi dinleyici olmamamız, empati kuramamamız geliyor. Çocuklarımızı ya dinlemiyoruz ya da kendimizi onların yerine koymuyoruz. Ergenlik dönemimizi hatırlayalım, ergenimize hoşgörüyle yaklaşalım.Allaha emanet olunuz.Saygı ve muhabbetlerimle…

AYŞE ARSLAN BAY